Kur'an-ı Kerim » Türkçe » Cuma Suresi
Türkçe
Cuma Suresi - Ayet sayısı 11
يُسَبِّحُ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ الْمَلِكِ الْقُدُّوسِ الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ ( 1 )
Göklerde ve yerde olanlarin hepsi padisah, mukaddes, azîz ve hakîm olan Allah'i tesbih etmektedir.
هُوَ الَّذِي بَعَثَ فِي الْأُمِّيِّينَ رَسُولًا مِّنْهُمْ يَتْلُو عَلَيْهِمْ آيَاتِهِ وَيُزَكِّيهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَإِن كَانُوا مِن قَبْلُ لَفِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ ( 2 )
O'dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah'in âyetlerini okuyan, onlari temizleyen, onlara kitap ve hikmeti ögreten bir Peygamber gönderdi. Oysa onlar, önceden apaçik bir sapiklik içinde idiler.
وَآخَرِينَ مِنْهُمْ لَمَّا يَلْحَقُوا بِهِمْ ۚ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ ( 3 )
Henüz onlara katilmamis bulunan diger insanlara da (o Peygamberi göndermistir). O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
ذَٰلِكَ فَضْلُ اللَّهِ يُؤْتِيهِ مَن يَشَاءُ ۚ وَاللَّهُ ذُو الْفَضْلِ الْعَظِيمِ ( 4 )
Bu, Allah'in lütfudur. Allah, büyük lütuf sahibidir.
مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرَاةَ ثُمَّ لَمْ يَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ أَسْفَارًا ۚ بِئْسَ مَثَلُ الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِ اللَّهِ ۚ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ ( 5 )
Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu tasimayanlarin durumu, kitaplar tasiyan esegin durumu gibidir. Allah'in âyetlerini yalanlayanlarin durumu ne kötüdür. Allah zalim toplumu dogru yola iletmez.
قُلْ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ هَادُوا إِن زَعَمْتُمْ أَنَّكُمْ أَوْلِيَاءُ لِلَّهِ مِن دُونِ النَّاسِ فَتَمَنَّوُا الْمَوْتَ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ ( 6 )
De ki: "Ey Yahudi olanlar! Eger insanlar arasinda yalniz sizin, Allah'in dostlari oldugunuzu saniyorsaniz, o halde ölümü temenni edin, dogru iseniz?"
وَلَا يَتَمَنَّوْنَهُ أَبَدًا بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ ۚ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ ( 7 )
Ama onlar, ellerinin (yapip) öne sürdügü (isler) yüzünden ölümü asla temenni etmezler. Allah zalimleri bilir.
قُلْ إِنَّ الْمَوْتَ الَّذِي تَفِرُّونَ مِنْهُ فَإِنَّهُ مُلَاقِيكُمْ ۖ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَىٰ عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ ( 8 )
De ki: "Sizin kendisinden kaçtiginiz ölüm, muhakkak sizi bulacaktir. Sonra görünmeyeni ve görüneni bilene döndürüleceksiniz. O size (bütün) yaptiklarinizi haber verecektir.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا نُودِيَ لِلصَّلَاةِ مِن يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَاسْعَوْا إِلَىٰ ذِكْرِ اللَّهِ وَذَرُوا الْبَيْعَ ۚ ذَٰلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ ( 9 )
Ey inananlar! Cuma günü namaz için çagrildigi(niz) zaman, Allah'i anmaya kosun, alisverisi birakin. Eger bilirseniz, bu sizin için daha hayirlidir.
فَإِذَا قُضِيَتِ الصَّلَاةُ فَانتَشِرُوا فِي الْأَرْضِ وَابْتَغُوا مِن فَضْلِ اللَّهِ وَاذْكُرُوا اللَّهَ كَثِيرًا لَّعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ ( 10 )
Namaz kilindiktan sonra yeryüzüne dagilin ve Allah'in lütfundan (nasibinizi) arayin. Allah'i çok anin ki kurtulusa eresiniz.
وَإِذَا رَأَوْا تِجَارَةً أَوْ لَهْوًا انفَضُّوا إِلَيْهَا وَتَرَكُوكَ قَائِمًا ۚ قُلْ مَا عِندَ اللَّهِ خَيْرٌ مِّنَ اللَّهْوِ وَمِنَ التِّجَارَةِ ۚ وَاللَّهُ خَيْرُ الرَّازِقِينَ ( 11 )
Bir ticaret ve eglence gördükleri zaman hemen dagilip ona gittiler ve seni ayakta biraktilar. De ki: "Allah'in yaninda bulunan, eglenceden ve ticaretten de hayirlidir. Allah, rizik verenlerin en hayirlisidir."
Rastgele Kitaplar
- Sahih İlmihal
Yazan : Seyfullah Erdoğmuş
Yayınlayan : Rabva İslâmî Dâvet Bürosu - Riyad/S. Arabistan
Source : http://www.islamhouse.com/p/912
- Meleklere ÎmânMeleklere îmân: Allah Teâlâ'nın nûrdan yarattığı melekleri olduğuna, onları, bazı amelleri yerine getirmek üzere görevlendirmiş olduğuna, emrini yerine getirmeleri için onlara tam bir itaat ve yerine getirme gücü bahşettiği varlıklar olduğuna kesin bir şekilde inanmak demektir. Melekler, gözle görülemeyen ve Allah Teâlâ'ya ibâdet etmek için yaratılan varlıklardır. Onların Rubûbiyet ve Ulûhiyet hususiyetlerinden yana hiçbir özellikleri yoktur. Allah Teâlâ onları nûrdan yaratmış ve onlara, emrine tam bir teslimiyet gösterme ve emrini yerine yetirme gücü bahşetmiştir.
Yazan : Muhammed Şahin
Yayınlayan : Rabva İslâmî Dâvet Bürosu - Riyad/S. Arabistan
Source : http://www.islamhouse.com/p/204563
- Gençlere Akaid Dersleri-
Yazan : Muhammed b. Abdurrahman el-Humeyyis
Çeviren : Muhammed Şahin
Source : http://www.islamhouse.com/p/932
- Ehl-i Sünnet ile Şiâ Arasındaki İki Zıt TabloEhl-i Sünnet ile Şiâ Arasındaki İki Zıt Tablo: Bu kitap, sakin, bilimsel ve mezhep taassubundan tamamen uzak bir şekilde, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in üzerinde bıraktığı ve terbiye ettiği eseri, mübârek sahâbe neslini açıklamaktadır. Yine, Şiâ'nın genel olarak gördükleri olumsuz farklı bakış açılarının sebebini ve tarih boyunca müslüman ve gayr-i müslim tarihçilerin adâlet ve fazîletlleri hakkında şâhitlik ettikleri bu seçkin nesil hakkında yazmış oldukları şeyleri açıklamaktadır. Ayrıca bu kitap, Şiâ'nın, sahâbe -Allah onlardan râzı olsun- hakkındaki bakışlarının mantıklı ve doğru olup-olmadığına karar vermeyi selim bir basîret sahibi okuyucuya bırakmaktadır.
Yazan : Ebu'l-Hasen en-Nedevi
Gözden geçiren : Muhammed Şahin
Çeviren : İsmail Yaşa
Yayınlayan : http://www.islah.de web sitesi
Source : http://www.islamhouse.com/p/329731
- Gözlerinle Görüyormuşçasına Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-Yazar, kitabının önsözünde şöyle demiştir: Gönülden bir sevgi ile bağlı olduğum insanı, Allah’ın Rasûlü, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’i yazarken tarafsız olamam.Çünkü ben,dünyanın herhangi bir köşesinde bir devlet kurmak için halkına kendi tezini sunan ve taraftarlarına düşüncelerini arz eden siyasî bir lideri yazmıyorum.Bilakis ben,âlemlerin Rabbi tarafından bütün insanlığa rahmet olarak gönderilen bir peygamberi yazıyorum. Onun hakkında yazarken hiçbir zaman tarafsız olmayacağım. Çünkü ben orduları, yasaları, taraftarları, tonlarca altınve gümüşü, atları, davarları ve ekinleri olan bir kral hakkında yazmıyorum. Ben,âlemlere hediye edilmiş bir rahmet ve bahşedilmiş bir nimet hakkında, Allah’ın Rasûlü, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- hakkında yazıyorum.
Yazan : Âid b. Abdullah el-Karnî
Gözden geçiren : Muhammed Şahin
Yayınlayan : Guraba Yayınevi
Source : http://www.islamhouse.com/p/243959